Sağlık Bakanlığı’nın 2023 Yılı Kurumsal Mali Durum ve Beklentiler Raporu’ndaki “beyaz kod” verileri dikkat çekti. Raporda, 2023’ün ilk 6 ayında “beyaz kod” sistemine 9 bin 35 adet sağlıkçının başvurduğu ve 7 bin 66 başvurunun da hukuki yardım kapsamında değerlendirildiği belirtildi. Beyaz kod hastane çalışanlarının saldırıya maruz kalmaları durumunda güvenlik güçlerinin aranmasına deniliyor.
“Beyaz kod” bildirimlerinin sadece yüzde 78’ine hukuki yardımda bulunulurken, 2023’ün ilk 6 aylık döneminde ortalama günlük 50, saatte 2 beyaz kod bildirimi yapıldığı belirlendi.
‘ŞİDDET KANAYAN YARAMIZ’
Beyaz kod bildirilmeyen çok vaka olduğunun altını çizen Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey üyesi Ali Can Bahadır, “Avukatlarımızın tecrübe ettiği üzere sadece veri tutmakla alakalı bir yaklaşım var beyaz kodda. Sağlıkta şiddetle alakalı iyi yönde bir gelişme yok maalesef. Şiddet kanayan yaramız” dedi.
Bahadır, şiddetin nedenine yönelik adım atılmadığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Sağlıkta dönüşüm programı, sağlık sistemi şiddetin ana nedenlerinden. Arkadaşlarımız her gün 2-3 defa hakaret işittiklerini söylüyor. Ancak sürekli olduğu için artık beyaz kod vermiyoruz. Bakanlık bizimle beyaz kod verilerini paylaşmıyor. Bu konuda sıkıntılarımız var. Daha önce olduğu gibi yeniden mahkemeye gideceğiz.”
(Kubilay Yalçınkaya)
‘SAĞLIK BAKANLIĞI ŞEFFAF DEĞİL’
Beyaz kod işlemlerin tümüne hukuksal inceleme yapılmadığını kaydeden SES Ankara Şube Başkanı Kubilay Yalçınkaya bakanlığın sağlıkta şiddet verilerine ilişkin şeffaf olmadığının altını çizdi. Yalçınkaya, “2021’e kadar veriler açıklanıyordu. O veriler sağlıkta şiddetin çok ciddi boyutlara ulaştığını gösterdi. Bakanlık 2022 faaliyet raporunda şiddet verilerini yayımlamadı. Sanırım 2023 raporunda bunu gözden kaçırdılar. Anlaşılması zor ” diye konuştu.
Raporda 9 bin 35 olarak verilen beyaz koda başvuran sağlıkçı sayısının yıl sonunda 20 bine ulaşacağına dikkat çeken Yalçınkaya şunları söyledi: “Demek ki güvenlik önlemlerini artırmak, gri kod, beyaz kod, sağlıkta şiddetin katolog suçlar kapsamına girmesi şiddete etki etmemiş. Başından beri kök nedenler çözülmeden sağlıkta şiddetin ortadan kalmayacağının altını çiziyoruz. Sağlıkta şiddet ortaya çıktıktan sonra alınan tedbirler bir işe yaramaz. Sağlıkta şiddetin boyutu da değişti. Eskiden sözel şiddet ağırlıktayken şimdi hukuksal anlamda girşim gerektiren şiddet vakaları ortaya çıkıyor. Hukuksal olarak yapılan işlem önceki yıllara göre daha yüksek.”
İdarecilerin baskısı ve şiddeti uygulayan tarafın tehditleri nedeniyle birçok şiddet vakasında beyaz koda başvurulmadığını vurgulayan Yalçınkaya, “Bazen tehditkâr ifadeler sağlık emekçilerini ürkütüyor. Davalı olmak, mahkeme süreçlerinde uğraşmak istemeyebiliyor. Bunlar beyaz koda başvurmuyor. Bunularla birlikte şiddet sayısı bahsedilen verilerin 2-3 katı” dedi. Yalçınkaya, “Sağlık emekçilerinin yüzü Avrupa’ya döndü. Şiddet, aidiyet duygusuna zarar veriyor. Bunun çözülmesi gerek. Yurttaşla sağlık emekçilerinin sorunun birarada çözmek gerek” ifadelerini kullandı.